Sonradan eklenen not: Dünya düz değil arkadaşlar ve bu konuda yazmak bence utanç verici.
Düz Dünya teorisine inanıyorsanız ön yargısız okumanızı tavsiye ederim. Dünyanın düz olmadığına dair açık deliller pek uzakta değil, o yüzden örneklerin anlaşılacağını düşünüyorum. Yazıdaki örnek ve deliller aşağıda kaynak kısmında belirtilen İngilizce sitelerden alıntıdır.
Aslında konu ile ilk karşılaştığımda bunun şaka olduğunu düşünmüştüm. Sonra sosyal bir deney diye düşündüm. En son mecburen ciddi olduklarına kanaat getirmek zorunda kaldım. Her şey mümkün. Bilgi çağında yalanın altın çağını yaşıyoruz. 11 Eylül saldırısını ve daha birçok yalanı gözlerimizin içine bakarak söylediklerinden haberim var. Bu da mümkün olabilirdi. Tabi eğer bazı konularda farklı bir düşünce modeli geliştirmiş olmasaydım bunun da mümkün olabileceğini söylerdim ki bu modele yazının sonunda değineceğim. Ancak bu bakış açısından dolayı Düz Dünya modelini başlangıç fikri olarak da kabul edemedim, yine de konu fikir, bilim ve medya olunca önyargılarımı kenara koymasını biliyorum. Her neyse açık olduğunu ve günlük hayatta da sık karşılaşıldığını düşündüğüm delillerden başlıyorum:
1. Ay
Artık Ay’ın Dünya’daki insanlara kızdığında onları cezalandırmak için müdahalelerde bulunan bir tanrı ya da onun gibi bir şey olmadığını biliyoruz. Aksine Ay’da meydana gelen olaylara dair mevcut açıklamalar tatmin edici (aylık döngülerden Ay tutulmalarına kadar vs). Antik Yunanlılar için durum gizemli yapısını korusa da içlerindeki meraklı kaşiflerin yaptıkları gözlemler gezegenimizin şekli konusundaki hesaplamalarla bizlere yol gösterdi.
Aristo Dünya’nın küresel yüzeyi hakkında çok sayıda gözlem yaptı, Ay tutulması sırasında Ay’ın yüzeyinde oluşan gölgenin yuvarlak olduğunu farketti. Bu gölge Dünya’nın küresel şekli hakkında önemli ipuçları sunuyordu, çünkü oluşan bu gölge yani Ay’ın yüzeyindeki karanlık yüzey Dünya’mızın Ay’ın üzerindeki gölgesiydi.

15.03.2014 tarihinde meydana gelen Ay tutulmasına ait ardı ardına çekilmiş görüntüler. Dünya’nın gölgesi ile Ay’ın üzerinden geçtiği ve bu gölgenin kavisli olduğu çok rahat gözlemlenebiliyor. Bu da bize Dünya’nın düz değil yuvarlak olduğunu gösteriyor. Resim: Javier Sánchez
(Bu konuda şüpheniz varsa lütfen “Foucault Sarkacı” deneyine bakın), her Ay tutulmasında meydana gelen birbiriyle tutarlı oval gölge, dünyanın sadece yuvarlak değil aynı zamanda küresel olduğunun da kanıtı.
2. Ufuktaki Gemiler
Yakın zamanlarda bir limanda bulunduysanız ve ufka çok dikkatli şekilde baktıysanız fark etmiş olabilirsiniz. Yaklaşmakta olan gemiler ufukta birden bire ortaya çıkmıyor da denizin içinden yükseliyormuş gibi bir izlenim yaratır. Ya da gemilerin uzaklaştığını düşünün. Gemi sizden uzaklaştıkça tabanından başlayarak görüntüden kaybolmaya başlar. Eğer Dünya düz olsaydı gemi gözden kaybolmazdı. Gemi denizde batmadığı sürece onu hep görmeniz gerekirdi. Bunun için süper bir gözünüz ya da gözlem aracınızın olduğunu düşünüyoruz. Ancak Dünya yuvarlak olduğu için belli bir uzaklıktan sonra gemiyi görmeniz mümkün değildir. Resmi dikkatli inceleyin:

Portakal Yüzeyinde İlerleyen Karınca Deneyi Kavisli bir yüzeyde size doğru ilerleyen bir karınca görürseniz karşılaşacağınız görüntü Resim: Moriel schottlander
Gemi örneği yerine benzer bir deney. Malzemeler karınca ve portakal 🙂 Karıncanın portakal üzerinde size doğru yürüdüğünü hayal edin. Karıncaya size doğru düz gelecek şekilde bakarsanız portakalın eğimi yüzünden karıncanın ufuktan yükseldiğini görürsünüz. Yukarıdaki şekillerden fikirverecektir.
3. Değişen Takım Yıldızları
Bu gözlem ilk olarak Aristo (MÖ 384-322) tarafından yapıldı. Ekvatordan uzaklaştıkça farklı takım yıldızları ile karşılaşan Aristo, Dünya’nın yuvarlak olduğunu iddia etti.

Yuvarlak Dünyada Yıldızları İzlemek / Resim: Moriel schottlander
Aristo, Mısır gezisinden sonra şöyle diyecekti “Mısır ve Kıbrıs’ta görünen bazı yıldızlar Kuzey’de görülmüyor. Bu ancak, insanlar yıldızlara yuvarlak bir zeminden bakıyorlarsa açıklanabilir.” Aristo, “Dünya küresinin çok büyük olmadığını, aksi takdirde çok küçük olacak etki nedeniyle yer değişikliğinin hemen anlaşılamayacağını” da iddia ediyordu.
Ekvatordan uzaklaştıkça, ‘bilinen’ takım yıldızları ufukta görünmez olacaktır ve yerlerini farklı takım yıldızları alacaktır. Dünya düz olmuş olsa idi bu mümkün olmazdı.

Düz Bir Dünya’da Yıldız İzleme / Resim: Moriel schottlander
4. Gölgeler ve Çubuklar
Eğer zemine bir çubuk saplarsanız çubuk zeminde bir gölge oluşturacaktır. Zaman geçtikçe gölge boyu değişir. Eğer Dünya düz bir zemine sahip olsaydı, farklı yerlerdeki iki çubuğun aynı gölgeyi oluşturması gerekirdi. Şekilleri inceleyin:
Sarı çizgiler Güneş ışınları olsun. Güneş ışınlarının birbirinden farklı uzaklıklara bırakılan 2 çubuğa (beyaz çizgiler) çarptığını düşünün. Eğer Dünya düz olsaydı bu çubuklar birbirinden ne kadar uzakta olursa olsunlar gölge boylarının hep aynı olması gerekirdi.
Ama asla böyle olmaz. Çünkü Dünya yuvarlaktır, düz değildir ve birbirinden farklı uzaklıklara bırakılan çubukların boyla eşit değildir:
Eratosthenes (MÖ 276-194) bu ilkeyi Dünya’nın çevresinin hesaplamak için kullandı ve daha o zamanlarda bu ilke ile bugünkü hesaplamalara çok yakın tahminlerde bulundu.
5. Daha Yüksekten Daha Uzağı Görmek
Düz bir platoda ufka doğru bakın. Bakabildiğiniz kadar uzaklara. Bir de dürbünle aynısını yapın. Sonra daha da uzağı görmek için aynı şeyi yüksek bir yere çıkarak örneğin ağaca tırmanarak yapın.
Ne kadar yükseğe çıkarsanız o kadar uzağı görürsünüz. Hatta doğru yer ve zamanlama ile gün batımını tekrar izleyebilirsiniz. Yüksekteyken daha uzağı görmenizin sebebi yerde iken sizi engelleyen ağaçlar, evler gibi görüşünüzü kısıtlayan engeller değildir. Gerçekte sizinle ufuk arasında bomboş bir düzlükte olsanız bile yüksekteyken daha uzağı görürsünüz.
Bunun da sebebi tabii ki tahmin ettiğiniz gibi Dünya’nın eğikliğinden kaynaklanıyor ve Dünya düz olmuş olsa idi bu durum gerçekleşemezdi. Resimler daha faydalı olacaktır:

Düz Dünya’dan Uzaklara Bakma / Resim: Moriel schottlander

Yuvarlak Dünya’dan Uzaklara Bakma / Resim: Moriel schottlander
6. Diğer Gezegenler
Dünya diğer gezegenlerden farklı, bu doğru. Sonuçta, burada yaşam var ve bir başka gezegende yaşam var mı yok mu henüz bulabilmiş değiliz. Ancak bütün gözlemler gösteriyor ki tüm gezegenlerin sahip oldukları ortak karakteristlik özellikler var. Hepsi belirli bir şekilde davranıp belirli özellikler gösteriyor ve gezegenimiz için de durum bundan farklı değil.
Başka bir deyişle: Farklı yerlerde ve farklı koşullar altında yaratılan çok sayıda gezegen aynı belirli özellikleri gösteriyorsa, kendi gezegenimizin de bu özelliklerde olması muhtemel. Tüm gözlemlerimiz gezegenlerin küresel olduğunu (ve nasıl oluştuklarını bildiğimiz için bu şekli almalarının nedeni de açık) göstermektedir. Aksine düşünmek için elimizde iyi bir neden yoksa (ki yok) gezegenimiz büyük olasılıkla diğerlerine benzer özelliklerde.
1610’da Galileo Galilei, Jüpiter’in etrafında dönen uyduları gözlemledi. Onları daha büyük bir gezegenin etrafında dönen küçük gezegenler olarak tanımladı. Bu, Dünya’nın evrenin merkezi olduğunu düşünen ve her şeyin Dünya etrafında döndüğünü söyleyen kilisenin kabul edemeyeceği bir gözlem idi. Bu gözlem, ayrıca gezegenlerin (Jüpiter, Neptün, sonrasında Venüs) de küresel olduğunu ve hepsinin de Güneş’in etrafında döndüğünü söylüyordu.
Düz bir gezegen fikri (bizim gezegenimiz ya da bir başka düz gezegen) gezegenlerin oluşumuna ve davranışlarına dair bildiğimiz her şeyi kökten değiştiren bir gözlem olurdu. Bu sadece bizim gezegenimizi etkilemekle kalmayacaktı, aynı zamanda Güneş’in bir düz Dünya teorisine uyması için tamamen farklı davranışlar içerisine girmesi beklenirdi (gezegen yörüngeleri, kütleçekimi, etkileri vs). Biliyoruz dediğimiz her şeyi değiştirirdi. Kısacası, gezegenimizin küresel olması bir tahmin değil, tahminin ötesinde. Bunu biliyoruz.
7. Farklı Zaman Dilimleri
New York’ta saat şu an 12:00 (İngilizce siteden alıntı demiştim, o yüzden aynı örneği kullanmakta beis görmüyorum). Güneş gökyüzünün ortasında. Pekin’de gece saat 12.00 ve Güneş hiçbir yerde görünmüyor. Avustralya’nın Adelaide kentinde saat 01:30. Yaklaşık 13 saat daha ileride. Gün batımı çoktan bitti. O kadar ki neredeyse yeni bir gün doğacak (başlayacak).

Farklı saat dilimlerimiz var, çünkü Güneş küresel Dünya’nın bir tarafını aydınlattırken diğer taraf karanlıkta kalmaktadır. / Resim: Moriel schottlander
Bu, ancak Dünya yuvarlaksa ve kendi ekseni etrafında dönüyorsa açıklanabilir. Güneş, Dünya’nın belirli bir parçasını aydınlatırken diğer taraf karanlıktadır. Bu da farklı zaman dilimlerinin oluşumunda etkilidir.
Saat dilimleri, Güneş ve düz ya da küresel Dünya ile ilgili bir başka nokta: Güneş bir “spot ışığı” olsaydı (belirli bir yere yerleştirilmiş ve ışığı yalnızca belirli bir konumda parlamış olsa idi) ve Dünya düz olsaydı, Güneş’i tepemizde olmasaydı bile görürdük (Aşağıdaki resim). Birisi tamamen karanlıkken diğeri aydınlık olan iki ayrı saat dilimi yaratmanın tek yolu, Dünya’nın küresel olmasıdır. Resimde söylemek isteneni daha net anlayacaksınız:

Düz Dünya’da Güneş ışık kaynağına aykırı davranıyor. / Resim: Moriel schottlander
8. Kütleçekim Merkezi
Yer çekimi kütlenin bir sonucudur. Kütlesi olan her şey birbirine çekim kuvveti uygular (kütle çekim kuvveti). Bu gezegendeki her atoma etki eden en baskın çekim kuvveti gezegenin kendisinin uyguladığı çekim kuvvetidir.
Bir küre düşünün. Bu küre tutarlı bir şekle sahip olduğu için nerede durursanız durun altında tam olarak aynı miktarda çekim kuvveti olacaktır. Bir kürenin ağırlık merkezi, kürenin merkezidir. Bu kütle çekiminin yüzeydeki her şeyi -bulunduğu yer neresi olursa olsun- kürenin merkezine doğru çekeceği anlamına gelir.

Bir düzlüğün ağırlık merkezi ortadadır. Bu kütleçekimin cisimleri düzlüğün ortasına doğru çekeceği anlamına gelir.
Şimdi de düz bir zemin düşünün. Düz bir yüzeyin ağırlık merkezi kendi ortasındadır, bu nedenle kütle çekim kuvveti yüzeydeki her şeyi alanın ortasına doğru çeker. Bu düzlüğün ucunda duruyorsanız, kütle çekiminin sizi merkeze doğru çekeceği anlamına gelir, yani aşağı değil -normalde olan budur- düzlüğün ortasına çekilmeniz gerekir.
Şuradan eminiz ki Avustralyalılar için bile bir elma yana doğru değil, aşağı doğru düşer.
Kütle merkezi ve kütle dağılımı hakkında daha fazla bilgi burada bulunabilir.
Bence..
Allah’ın bir yaratma şekli var ve bu yaratma şeklini hiçbir zaman hiçbir şey için değiştirmez.
Kur’an dışındaki bazı kutsal kitaplardaki “Dünya düzdür” muhabbetine girmeyeceğim. Çünkü kutsal kitapların üst düzey mecazlar barındırdığı ve ne yazık ki bilmezin elinde mecazların hakikate dönüştüğü, çoğu değiştirilmiş olsa da bu mecazlı yapılarını koruduklarını düşünüyorum. Her şey yuvarlakımsı bir şekilde iken bir kutsal kitap Dünya’nın diğer yaratılan her şeyin tersine Düz olduğunu haber vermiş olsaydı bu Tanrı’nın varlğını kanıtlardı. Tanrı dileseydi herkes inanırdı ama O asla seçimlere müdahalede bulunmadı ve Allah’ın herkesin inanmasını dilemesi gibi bir isteği olmadı (Nahl 9). Her neyse yoruldum ve sıkıldım, daha sonra yazının bu kısmında düzenlemeler yapacağım. Konuya son vermezsem sonu gelmeyecek gibi görünüyor o yüzden konuyu Allah’ın yaratma şeklini değiştirmemesine getireyim. 3 ayetin yeterli olduğunu düşündüm.
.. Allah’ın kanununda asla değişiklik bulamazsın. (Ahzab 62)
Elçilerimizden senden önce gönderdiğimiz kimselere uygulanan yöntem de buydu; ve sen Bizim uyguladığımız yöntemin (niteliğinde) bir farklılaşma bulamazsın. (İsra 77)
..Ve sen Allah’ın yasasında bir başkalaşma göremezsin; evet sen Allah’ın yasasında bir sapma da göremezsin. (Fatır 43)
Dünya yuvarlak. Düz değil ve bu konu gereksiz. Çağa yakışmıyor.
The Earth Is Not Flat
10 Easy Ways
😀 konuyu farklı deneyleri izleyerekte göz atın isterseniz.. bu konuda yorumsuz kalmak en iyisi, çünkü grafikler ile verilen örneklerin canlı video kaynaklarına göz attığımızda gerçek ap ayrı çıkıyor, bazı grafikler doğru gibi gözüküyor ama perspektif deneylerinde malesef o yukarıda gösterdiğiniz deneyler hatalı çıkıyor.
Gerçekten baktım ve gerçekten siz de bakın 🙂 Komplo teorisyenlerinin peşine takılmayın lütfen. Birkaç yıla gerçek gün gibi açığa çıkacak. Söyledikleri çelişkilerle dopdolu.
🙂 düz dünya teorisi saçmalığı inanın artık bıktım nasıl inanırsınız buna ya güneşi ve ayı görmüyor musunuz onlar düz mü? inanın makale ve video görsem izlemeden kapatıyorum boşuna zaman ayırma 🙂
İnanmak istedikleri şeyi seçip diğer her şeyi göz ardı ediyorlar, maalesef. Çok değil az zaman sonra yaptıkları hataları görecek olmaları beni sevindiriyor 🙂
Geogebra isimli programda tam bir küre üzerindeki gözün, uzaklaşan cismi nasıl göreceğini modellemeye çalıştım. Yaptığım çalışmaya göre eğer denizler tamamen pürüzsüz ve Dünya tam bir küre kabul edilecek olsa 3 m lik cismin gözden tamamen kaybolması için yaklaşık 6.2 km uzaklaşması lazım. Ben bu gözlemi hiç yapmadım. Tabi bide deniz suyunun buharlaşmasının gözleme etkisini düşünmek gerekiyor.
yükseğe çıkma meselesi de modelleyerek baktığım olay şöyle: eğer küre üzerindeysek ilk başlarda yukarı çıkmak görüş alanımızı çok hızlı bir şekilde genişletir sonra dahada yukarılara çıktıkça görüş alanı daha yavaş genişlemeye başlar. devam ederseniz iyice yavaşlar ve bir noktadan sonra ne kadar yükselirseniz yükselin Dünyanın öbür yarısını göremezsiniz. Yani bu gözlemde doğrusal bir orantı olmaması gerekir. Ayrıca düz dünyada da sınırsız bir mesafe görülmez. perspektif diye bişey var. Perspektifte yükseltiden etkilenir mi bilemiyorum.
Güneş yeterince küçükse ve düz zemin üzerinde bir halka çiziyorsa ve yere yeterince yakınsa güneş ışınlarının yerden yere göre geliş açısı değişecektir.
Ancak bişeye cevap veremem düz dünya modelinde. Neden yıl içinde güneşin doğup battığı yerler değişiyor.
Ve yıl içindeki geliş açısı değişiyor. Küre modelindeki açıklamayı biliyorum.
ayın evreleri içinde karanlık gök cisimlerinden bahsediyorlar. Yani ayın üzerine başka bir gök cisminin gölgesi düşüyor olabilir diyorlar.
Kütle çekimi sağlam bir teori ama teori. Oturduğumuz yerden kütle çekimiyle nasıl ıspat yapabiliriz. Einstein başka bir kütle çekimi söylüyor Newton başka. kütle çekimi bir atomaltı parçacıktan mı kaynaklanıyor yoksa başka bir vesile mi var? Kütle çekiminin kendisi net değil ki.
Ben bu konuda küre modelini gerçeğe daha yakın görüyorum ama kürenin alternatif modelleri şu şartlar altında ileri sürülecektir. Buna da saygı duyuyorum.
Yine de yazınız için teşekkür ederim.
Mantık dışı denebilecek başka türden çelişkiler de var. Mesela hiçbir ülkenin (Rusya, Çin, Japonya vs) hiçbir resmi açıklamasının olmaması (Düz Dünyacıları kasttetmiyorum). Soğuk savaş döneminde bile aksini iddaa eden olmadı.
Ve yeteri kadar uzaktan çekilen fotoğraflar da var ama montaj olduğu ileri sürülüyor.
Başta da dile getirdiğim gibi bunun sosyal bir deney olduğu konusunda çekingelerim mevcut. İnsanların bilimsel konularda dahi kolaylıkla kandırılabileceği muazzam bir deney.
Bekleyip görelim. Hoşgörülü yorum için teşekkürler 🙂
Flat Earth Society, düz dünya ve yedi kat gökler savunucularını maniple etmek için oluşturulmuş bir gruptur. Bunu, düz dünya savunucuları çok iyi biliyorlar.
Ayrıca tüm yolcu uçağı pilotları da dünyanın düz olduğunu biliyorlar, bunların bir kısmı bu hakikati açığa çıkarmaktan çekiniyorlar, işlerinden olma tedirginlikleri var. Kokpitteki birkaç gösterge ve cihaz, düz dünyayı ispatlıyor. Birçok yabancı pilotun internette videoları ve makaleleri mevcuttur.
Uzay Dayatması; insanoğlunun bu dünyaya geliş amacını düşünebilmesini saptırıcı bir hiledir. Sözde kocaman uzayda dünyayı bir top küre yapıp, bir toz zerresi bile olamayan yerde bir yaratıcının olacağı düşüncesinden uzak tutmaktır. Zaten sözde küre veya geoit dünyanın bugüne kadar sayıları kırkı geçmeyen o da düzmece fotoşop sözde uzaydan çekilmiş görüntülerinden başka da yoktur. O kadar sahtelik bellidir ki, bir küre fotoğrafında Afrika kıtası dünyanın dörtte birini kaplamışken, başka bir küre fotoğrafında dünyanın onda biri gibidir. Bunu, diğer kıtalarda da tutarsızlaştırıyorlar. Hareketsiz bulutlar, aynı bulut kümelerinin bigisayar yardımıyla parça parça kesilip diğer kıtalar üzerinde de görüntülenmesi şaka gibidir. Sözde ISS(Uzay İstasyonu), dünyanın üzerinde turlarken, çok bariz şekilde saatlerce hareketsiz kalan bulutlar, ta öte ufuktan belirip ISS bunların üzerinden geçip bu bulutları arkasına alıncaya değin, sabit kalıyorlar.
NASA ve diğer ülkelerdeki uzay ajanslarını tek elden Masonlar yönetirler. Tarihte; Newton, Einstein, Lenin ve daha birçokları, yahudiydiler. Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarından sonra emperyalistler ve siyonistler, tüm gelişmiş ülkeleri ve stratejik önemi yüksek olan diğer ülkeleri kontrolleri altına aldılar. Danışıklı dövüşler ve danışıklı soğuk savaşlar başladı ikinci dünya savaşından sonra…
Bugüne kadar yeryüzünün şeffaf gök tabakası geçilememiştir.
Sıraladığınız maddelerin hepsinin izahı var ayrıca küre dünya teorisinin de açıklayamadığı fenomenler de mevcut .düz dünya savunucularının sunduğu delillerin üzerinde pek düşünmediğiniz kanatindeyim .perspektif başlı başına kendi aleyhlerine kulandıkları bir mevzu.1969 dan beri uzay serüveni var ama bir tane doğal foto bile yok bu bile en büyük şüphe. Videonun linkini bulsaydım atardım nasa çalışanının iddiası şu aya çıkamıyoruz çünkü o zamanki teknoloji şu an mevcut degil halbuki o zamanki makineler elimizdeki telefonlardan daha ilkel peki neden çıkılmıyor aya ? Eğer cidden uzay keşfedilmiş aşılmış olsaydı siyah olduğu için köle olarak çalıştırmaktan çekinmeyen ellerini ayaklarını yeteri kadar kauçuk toplamadıkları için çaprazlama kesen emperyalist rejimler sömürmedik gezegen bırakmazlardı ve bu uğurda her türlü maddiyat feda edilirdi .
( birileri yuvarlak dedi ve ezbere bilgileri kulağıma fısıldadı diye yuvarlak demem yeni duyduğum bir fikir olduğu içinde düz dünya fikrine balıklama da atlamam bu konuda agnostik yaklaşımdayım)
Kutup kaşifi Amiral Bryd Kutup ötesi inceleme yaptığında, Kuzey Kutbundan 4.500 Km. içeri girdiğinde, bir ileri uygarlıkla karşılaşmış ve konuk olmuştu, incelemelerinde bu bölgenin Amerika Kıtasından büyük olduğunu hesaplamıştı. 20 Milyon Km. karelik bir alan ve daha da fazla büyük kıtasal kara parçalarının olabileceğini de hesaba katmıştı.. Küre Model Sisteminde bunu bir izah etsinler artık.. Bu nasıl mümkündür yaaa.. BRYD verdiği konferasta başka Kıtasal kara alan büyüklüklerinden de bahsetmişti.. Bu nasıl oluyor, Küre modele uymayan bu araştırmanın sonuçlarını niye açıklamıyorlar… İşlerine gelmiyor, hükmetme güçlerinin kaybolacağını biliyorlar.. Gerçeklerden kaçıyorlar.. Yalan ile halkı kontrol altında tutuyorlar.. Daha nereye kadar!!…
Madem dünya küre bütün bu fizik kuallarıyla alakası olmayan komik dayatmaları yazacağına 1 dakikalık uzaydan tam çekilmiş bir küre dünya videosu yükleseydin ya dostum
Nasa görüntü vermiyor mu? :))